20 Ağustos 2009 Perşembe

La Lala LalalaaaalaLala...


Enerjik gün, lalalLLalalla...
Nasıl oldu hiç bilmiyorum, LaLALALAlalaaa...
Halbuki sabah çok boktan kalkmıştım, aman da lalalLalalala!
Şimdi nasıl bir anda böyle döndü lalalLLalala ?!?

Ahhh bir keyifli, bir hafif, bir mutlu hissetmekteyim şu an anlatamam! LalalalaLaaa, bir posta daha o zaman!! N'oldu iki dakika da böyle, anlamadım da? Gerçi annemin abuk ama bir o kadar komik telefonu halet-i ruhiyeyi tetikleyen ilk elle tutulur sebep! "AMAN KIZIM DİKKAT, BUGÜN SURİYE ÜZERİNDEN GELEN RÜZGARLAR NEDENİYLE KUM FIRTINASI OLACAKMIŞ!!?" Neye dikkat edicem tam anlamadım? Bu kallavi cüsseyi Suriye'den buralara hiç işi yokmuş gibi gelen kum fırtınası mı uçaracak diye düşünmekte benim naif annem? yoksa üç beş kıtır kum yutarsam diye mi korkmakta? Ya ben bok yemiş hatunum, kum kaç yazar? - Ki bu "bok yemek" bölümüne fazla takılmayalım, ama yedim gerçekten ve gerçek bok! At boku...Tamamen çocuk saflığı ve faytona ilk defa binmenin sarsakça büyüsü ile ağız bir karış açık etrafı seyrederken, benim milli olduğumu bilmeyen at, ihtiyaçı görüp kuyruğunu itina ile salladığında uçuşan tüm parçaları ben yakalamıştım, en genişinden açık ağzım ile! O gün bugündür ne fayton severim, ne at... He, bir daha bok da yemedim -

Amaaaan bok yemişim yememişim, ben böyle koşmak istiyorum şu an mutluluktan, böyle iç kabarmaca falan! Hayırlara vesile, genelde böyle havalanış sonraları benim motorlardan biri ya da tümü hep durur, acil iniş yaparım! Ufff, o da umurumda değil :) anlatabilmekteyim mi derdimi? acayip lüzumsuz dans etmek istiyorum, böyle hoplaya zıplaya, çıplak ayak, ellere kollara hakim olmadan :))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder