6 Temmuz 2010 Salı

It's one of those days...

Dinlemekten sıkıldığım, ama kimsenin susmayı bilmediği...
Nefes almak istediğim, ama havanın az geldiği...
Bitiririm sandığım ama totomun hiçbirşeyi bitirmeyi yemediği...
Elimi eteğimi herşeyden çekmeye dört gözle bakıp, yalnız kalmaktan korktuğum...
Bir süreliğine susma hakkımı kullanmak isteyip, hep cevaplar beklenen...
Hiç susmamacasına anlatmak istediklerimi anlatıp, içimde zerre toz bırakmayacağım...
Halen daha kırmaktan korktuğum...
Halen daha kırılmaktan ürktüğüm...
Soğuk duşun bir işe yaramadığı...
Beynin yerinden çıkarılıp bir süre temiz havada kalması gerektiği...
Tüm sistemin yeniden başlamasının çok istenip, zor olduğu...
Bir sahil kasabası hayalleri kurup, dev betonlar arasında sıkışıldığı...
hiç kimseye ve hiç bir şeye istenilen özen ve zamanın verilemediği...
Midenin hep ağızda, ağzın hep içkide, kalbin hep elde, ellerin çok boş, aklın uzaklarda, vücudun hep bilinen yörelerde, sözlerin hep yarım, için pek bir dolu, bakışların görmeden olduğu...

Yine bir ara kapıyı kitleyip, hard core müzikler dinlemek lazım.... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder