9 Haziran 2010 Çarşamba

Deniz çekti canım...

Derin sularda boğulmayacağım ben, sığılarda yürürken olacak ne olursa...Derinlerde dibini görmemekten bu kadar korkarken sığılarda dibe bakmadan bu kadar çamura, yosuna takılmak neden, hiç bilinmez... Hep en temizi seçip, sonra merakımla kaldırdığım kumların sularımı bulandırması kimsenin ne sorunu, ne suçu... O zaman ne ayağıma batanlardan, ne dalarsam gözüme kaçacak kumlardan şikayet edemem artık!
Derin sulardaki dalgalardan korkmuyorum ben, kıyılara vuran koca bir dalga alaşağı eder beni... Kumdan kaleleri bozan cinsten bir dalga... Tüm duvarları yıkan! Kendi akılsızlığımdan bu kadar kıyıya yaptığım kalenin yıkılmasından da şikayet edemem o zaman ben!
Deliler gibi koşup, kıyıdaki tüm suları sıçratasım var... Bir de oturup sessizce, zamansızca düşünesim! Dalgaya kapılmamak, kaleyi korumak, bir kaşık suda boğulmamak, kıyıları, kimseleri, KENDİMİ çamurlandırmamak için...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder