4 Kasım 2010 Perşembe

Hiç susmam demiştim sana...

Annem hep der çok konuşuyorsun diye... Bazen , daha küçükken, okuldan eve döner, bütün gün zaten işte shaftı kaymış anneme anlatır da anlatırdım! Hatırlıyorum surat ifadesinin bir kaç saat sonrasında ne kadar boş baktığını, nasıl kafasının şişmiş olduğunu, nasıl aslında bakıp da dinlemediğini :)

Hep çok konuşurum ben, anlatacaklarım illaki vardır, oraya buraya laf atmasını severim, en olmadı yalnızsam kendi kendimle konuşurum, televizyondaki adamla konuşurum, çiçeklerimle konuşurum...

Bir tek uyurken konuşmuyorum...

Ama uyurken uyandırılınca harikalar yarattığımı keşfettik yeni yeni...

İlk tecrübe sevgili için biraz korkutucu, benim için anlamsız, ertesi gün ikimiz içinde büyük kahkaha konusu... Koltukta uyunan bir gecenin ortasında yatağa gitmek için sevgili tarafından uyandırılan ben onu kolla, bunu ara, kapıya gidelim, belki ordadır diye ortalığı o kadar karıştırıyorum ki benim uyku sersemi sevgilim sarsarak kendime getirdi beni, saatlerce güldüm korkmuş suratının haline... Olay her ne kadar bir ara " sen beni rüyanda kiminle aldatıyordun" a dönmüş olsada, ertesi gün sevgiliden kendimi seyrettikçe yerlerde süründüm gülmekten!

Geçti, bitti, bir kerelik diye bir kaç gün gülüp sonra unuttuğumuz olay geçen hafta yine tekrarlanınca ve ben anlamsızca yine sağa sola koşturup (hiç üşenmeden hem konuşup hem spor yapıyorum iki uyku arası) birşeyler anlatınca karar verildi, beni kimse yerimden kıpırdatmayacak uykum derinken... Ne ilişkinin ne de benim sevgilinin üçüncü bir pandomimi kaldırabileceğini sanmıyorum çünkü...

Ne var, niye deli diyorsunuz ki.. Bazı hatunlar var horluyor gece, bazıları var pırtlayıp duruyor, ben uykumda sessizim, ama uyandırırsanız saçmalıyorum işte...

Hamiş 1 Resim Dmitry Maximov'un...

Hamiş 2 Sevgili kızacak yine benden bahsediyorsun arada diye, çaktırmayın!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder